Azra Gülendam Haytaoğlu'nun katili 21 yıl önce işlenen kesik bacaklar cinayetleriyle ilgisi var mıydı?

Muhabir Tv,  Kriminal dosyalara ışık tutan çaışmalar imza atmaya devam ediyor.  
Akdeniz Üniversitesi Gazetecilik Bölümü öğrencisi 21 yaşındaki Azra Gülendam Haytaoğlu 28 Temmuz 2021 günü Mustafa Murat Ayhan tarafından öldürüldükten sonra 13 parçaya ayrılan cesedini ormanlık alana atmıştı. Önce Azra'nın olayını anlatalım....



 

Akdeniz Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü 3'üncü sınıf öğrencisi Azra Gülendam Haytaoğlu,  28 Temmuz 2022'de evden çıktıktan sonra kendisinden haber alınamadı.

Telefonu da kapalı olan Haytaoğlu'na ulaşılamayınca Adana'dan gelen babası Mustafa Haytaoğlu, polise kayıp başvurusu yaptı. Antalya polisi, Azra'nın cep telefonundan en son inşaat mühendisi ve emlak ofisi sahibi Mustafa Murat Ayhan ile görüştüğünü tespit etti.

 

ÇAPRAZ SORGUDA İTİRAF

Antalya Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri, Azra'nın cep telefonundan en son inşaat mühendisi ve emlak ofisi sahibi Mustafa Murat Ayhan ile görüştüğünü tespit etti. Cinayet masası ekipleri, Ayhan'ı çapraz sorguya aldı. Ayhan, sorguda cinayeti işlediğini itiraf etti. Mustafa Murat Ayhan, Varsak'ta ormanda Azra Gülendam Haytaoğlu'nu gömdüğü yeri ekiplere gösterdi. Cansız bedenin parçalarını bulan ekipler, otopsi için Antalya Adli Tıp Kurumu morguna gönderdi. Azra'nın başı tüm aramalara rağmen bulunamazken, Mustafa Murat Ayhan ise işlemlerinin ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

Ağırlaştırılmış ömür boyu hapsi istenen ve Diyarbakır 1 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi'nde tutulan Mustafa Murat Ayhan, 30 Mayıs'ta karar duruşmasına çıktı.

Antalya 11. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki 5'inci duruşmada Ayhan'a 'nitelikli kasten öldürme' suçundan 'ağırlaştırılmış ömür boyu hapis, 'cinsel saldırı' suçundan 16 yıl hapis cezası verildi.




Mustafa Murat Ayhan, Olaydan bir yıl sonra gece yarısı sıralarında tutuklu bulunduğu Diyarbakır 1 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi'nde bileklerini keserek intihar etti.

21 YIL ÖNCE İŞLENEN "KESİK BACAKLAR" CİNAYETİNİ GÜNDEME GETİRDİ

Üniversite öğrencisi Azra'nın öldürüldükten sonra cesedi parçaara ayrılması olayı 21 yıl önce İstanbul'da peş peşe meydana gelen "Kesik bacaklar" cinayetini akıllara getirmişti. 21 yıl önce İstanbul'un çeşitli semtlerinde ortaya çıkan 6'sı kadın 8 kesik bacağın sırrı çözülememişti. Bulunan kesik bacaklardan sadece birinin kimliğ ibelirlenmişti. Bu kişi de 2001 yılında kaybolan İstanbul Hukuk Fakültesi üniversite öğrencisi 18 yaşındaki Yasemin Durgun'du.
Azra'nın katili Mustafa Murat Ayhan'ın bir dönem İstanbul'da yaşadığı belirlenmesi üzerine dikkatler bu cinayetlerede yönelmişti. 





BAĞLANTISI NE OLDU?

Muhabir Tv'nin ulaştığı özel bilgilere göre,  Azra'nın katili Antalya polisi tarafından Yasemin Durgun olayı ile bağlantısı olup olmadığını da inceledi. Bu inceleme resmi kayıtlara geçilen bir çalışma değildi. Polis katil zanlısının o dönemlede İstanbul'da yaşayıp yaşmadığına baktı. Ancak yapılan incelemelerde Azra'nın katili İstanbul'da işlenen o 'Kesik bacaklar'la ilgisi yoktu. Olayla ilgili bağlantılı herhangi bir delille de ulaşılamadı. Her hangi bir iz ya da bağlantı olmayınca da Yasemin Durgun ismi veya çalışması Azra'nın dosyasında işlenmedi. 

PEKİ YASEMİN DURGUN YANİ KESİK BACAKLAR HİKAYESİ NEYDİ?

Yasemin Durgun 18 yaşındaydı. 2001 yılında İstanbul’da hukuk okuyordu. muhabir Tv'nin özel haberine göre, yurtta kalan Yasemin, 21 Mart 2001 günü alacağı bursla ilgili evraklarını Ankara’ya göndermek için Fatih postanesine gitti. Saat 12:00 sıralarında yurttan çıkan Yasemin, postane sonrası erkek arkadaşı ile saat 15:00’de buluşacaktı. Ancak bu buluşma gerçekleşmedi. Postaneye giden Yasemin’den bir daha haber alınamadı.





KESİK BACAĞI BULUNDU

Üniversite öğrencisi Yasemin Durgun kaybolduktan bir gün sonra Beyoğlu Tünel’de çöp kutusuna atılmış kesik bir bacak bulundu. Yapılan DNA sonucunda bu bacak Yasemin’e ait olduğu ortaya çıktı. 2 gün sonra ise Yasemin’in kayıp çantası Taksim Gümüşsuyu’nda bulundu. Çantasında sadece cep telefonu yoktu. Cep telefonu da günler sonra Eminönü Tahtakale’de bir tezgahta bulundu.




DOSYA ZAMAN AŞIMINA UĞRADI

20 yıllık cinayet dosyasında yapılan tüm çalışmalar rağmen, Yasemin’in ne geriye kalan bedeni ne de katili bulunamadı. Geçtiğimiz günlerde dosyayla ilgili üzücü haber geldi. Yasemin Durgun cinayeti 20 yıllık zaman aşımına uğradı. Zaman aşımına uğrayan dosya kapatıldı.

SERİ KATİL KURBANI

O gün kiminle buluştu, kim tarafından götürülüp öldürüldüğü tespit edilemeyen Yasemin’in bir seri katil kurbanı olduğu düşünülüyor. Yasemin, baldır tarafından özenle kesilmiş bacağı, bulunan ilk kesik bacak değildi. Yasemin’in olayından önce benzer yöntemlerle kesilmiş tam 6 kesik bacağı bulunmuştu. Bunlardan 5’i kadın biri erkekti. Yasemin’in olayından sonra ise sadece bir kesik bacak bulundu.




OLAYA BAKAN POLİS MEMURU ANLATTI

O yıllarda Cinayet Büro Amirliği’nde çalışan ve kesik bacaklar ile Yasemin durgun dosyasında görev yapan  cinayet uzmanı emekli polis memuru Mustafa Bayram, o soruşturmayı anlattı. Yasemin Durgun’un Fatih postanesine gittikten sonra kendisine bir daha ulaşılamadığını anlatan Bayram, İstanbul’da bir seri katille karşı karşıya olduklarını söyledi. Bayram “ Şimdi burada entresan olan şu. Biz bu bacakları buluyoruz fakat kollar, vücut, diğer organları hiç birini bulamıyoruz. Sanki karşımızda şizofren, ve böyle hastalıklı olan biri bize bulmamız gerektiği kadarını adeta veriyor geri kalanını bize vermek istemiyordu.” Dedi


DİKKAT ÇEKEN AYRINTILAR

Yasemin’in olayından sonra sadece benzer bir olayla karşılaştıklarını söyleyen Bayram  “ Şimdi Yasemin’in olayı babasının kayıp müracaatından sonra bu konu medyada çok işlendi. Medya da işlenmesi ben tahmin ediyorumki bu olayı gerçekleştiren kişi artık korktu. Korktu ve bu olayları bir daha yapmadığını  düşünüyorum.  Bulunan bu ayakların kesim yeri ve düzgün ceraahi bir kesim olması bizi buna itti ister istemez. Biz acaba dedik ki ilk etapta ameliyathanelerde çalışan bir eleman olabilir, bir doktor olabilir, bir kasap olabilir, bu kesim işlerinden anlayan ve birileriyle karşılaşabiliriz diye düşündük, Ve bunlarla ilgili de o dönem içerisinde çalışmalar yaptık. Bizden sonra nasıl bir çalışma yapıldı bilmiyorum. Ama dosyanın zaman aşımına uğramasına üzüldüm” dedi.