Akşener'den 4. yıl manifestosu

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin kuruluşunun 4'üncü yıldönümünde dün partililerle İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde bir araya geldi. Akşener, 4 yıl önce zorluklara göğüs gererek Türkiye'yi yönetme arzusuyla İYİ Parti'yi kurduklarını anlatarak, “Yolumuza engeller çıkardılar, aştınız. 'Yapamazsınız, 2 güne dağılırsınız' dediler, sizler inandınız, bana güvendiniz. Zengin, mutlu ve huzurlu bir Türkiye hayalime ortak oldunuz. Bu yolu benimle yürümeye söz verdiniz. Milletimiz bize teveccüh gösterdi. Büyük bir heyecanla görüyoruz ki memleketin dört bir yanında millet bizi çağırıyor” diye konuştu. Partisinin 4'üncü yıl manifestosunu okuyan Akşener, şöyle devam etti:

ÖNCE BİZ, SONRA BEN

“Hukuk sistemini, demokrasi ve eşitlik ilkelerine uygun şekilde yeniden ele alacağız. Fikri hür, vicdanı hür, siyasetin üstünde bir adalet sistemiyle, vatandaşlarımızın kendilerini her anlamda güvende hissedecekleri adil bir Türkiye için çalışacağız. Önce 'biz' sonra 'ben' diyeceğiz. Adaleti tesis edince, hak yerine gelince, herkes kendini güvende hissedince her şey düzelmeye başlayacak ve Türkiye iyileşecek. İstanbul Sözleşmesi'ni amasız fakatsız hayata geçireceğiz. İYİ Parti iktidarında kadın, iş gücüne daha fazla katılacak. İş hayatında hak ettiği değeri görecek. Ev kadınları için projeler ortaya koyacağız. Daha hür ve adil Türkiye ancak kadınların çabasıyla mümkündür.”

Milletin yetki vermesi durumunda kararları ortak akılla alacaklarını söyleyen Akşener, “Milletimiz yetkiyi verdiğinde partili Cumhurbaşkanlığı Sistemi'nden kurtulacağız” dedi.

OKULLARDA ÜCRETSİZ YEMEK SÖZÜ

İYİ Parti Lideri Akşener, Rüzgar Gülü Projesi ile ilkokul, ortaokul ve lisedeki çocuklara sabah kahvaltısı ve öğle yemeklerini ücretsiz vereceklerini belirtti. Diğer projelerini de anlatan Akşener, şunları ifade etti:

“Yerli tohum ile beraber bereketli Anadolu toprağını hakkıyla sürecek. Türkiye, tarım ve hayvancılıkta dünyanın önde gelen ülkelerinden biri haline gelecek. Üretimi destekleyeceğiz. Yabancılara konut satışını sınırlandıracağız. Sığınmacı sorununu çözmeye yönelik hamleleri gelir gelmez, süratle yapacağız. İnsani değerleri göz ardı etmeden, bu konuyu hassasiyetle ele alacağız. Sığınmacılar, vatanlarına kavuşurken biz de ekonomik ve sosyal anlamda rahatlamış bir Türkiye olacağız.”