Münevver Karabulut bir ayine mi kurban gitti? Rezan Epözdemir açıkladı İşte tüm detaylar

İstanbul'da, 14 yıl önce vahşice katledilen Münevver Karabulut cinayeti yıllar geçmesine rağmen unutulmadı. Zaman zaman gündem olan cinayette geriye birçok soru işareti kaldı? En çok merak edilen soru ise Münevver Karabulut'un neden öldürüldüğü oldu. Ortaya birçok iddia atıldı. Münevver, bir ayine mi kurban gitti? Üzerinde çıkan sperm kime aitti? Birçok bilgi kirliliğinin yaşandığı cinayetle ilgili tüm bu soruların cevabını, Karabulut Ailesi'nin avukatı Dr. Rezan Epözdemir Fatih Altaylı'nın Youtube kanalında cevap verdi

Münevver Karabulut bir ayine mi kurban gitti? Rezan Epözdemir açıkladı İşte tüm detaylar
08 Ağustos 2023 - 16:35 - Güncelleme: 04 Eylül 2023 - 16:10


Türkiye’yi sarsan vahşet, İstanbul Bahçeşehir’de 3 Mart 2009'da yaşandı. 17 yaşındaki lise öğrencisi Münevver Karabulut, 17 yaşındaki Cem Garipoğlu tarafından vahşice katledilerek öldürüldü.

29 BIÇAK DARBESİ VE KESİK BAŞ

Karabulut Ailesi'nin avukatı Dr. Rezan Epözdemir Habertürk’e konuştu.
Karabulut Ailesi'nin avukatı Dr. Rezan Epözdemir 

Katil zanlısı 29 bıçak darbesi sonrası, ölmeden başını gövdesinden ayırdığı Münevver’in cesedini Etiler’de bulunan bir çöp konteynerine attı. Cesedin bulunmasıyla ortaya çıkan dehşet, Türkiye’yi sarstı.

TUTUKLANDIKTAN 5 YIL SONRA İNTİHAR ETTİ

Katil zanlısı cem Garipoğlu, 197 gün sonra avukatı tarafından teslim edildi. Tutuklanarak cezaevine gönderilen Garipoğlu'nun cinayeti, Münevver’in cep telefonunda gördüğü bir mesaj yüzünden işlediği iddia edildi ve tutuklandıktan 5 yıl sonrada cezaevinde intihar etti.

BİRÇOK SORU İŞARETİ ORTAYA ÇIKTI

Cem Garipoğlu’nun verdiği o ifade birçok kimseyi tatmin etmedi. Cinayetle ilgili farklı iddialar ortaya atıldı. Münevver Karabulut, bir ayine mi kurban gitmişti? Ortaya çıkan Adlı Tıp Kurumu’nun skandalı da kafalarda birçok soru işaretine neden olmuştu. Bilgi kirliliğinin de yaşandığı bu cinayetle ilgili bu sorulara yanıt aradık.

Yeniden gündem olan Münevver Karabulut cinayeti neden işlendi? Karabulut Ailesi'nin avukatı Dr. Rezan Epözdemir soruşturma ve mahkemede yaşanan süreci Fatih Altaylı'nın Youtube kanalında anlattı.

AYİN CİNAYETİ Mİ?

Münevver Karabulut cinayeti neden işlendiği sorusuna cevap veren Dr. Epözdemir, soruşturmanın binlerce sayfadan oluşan bir dava dosyası olduğunu belirterek, yapılan soruşturma ve mahkeme aşamasında çeşitli senaryoların tartışıldığını söyledi. Dr. Epözdemir soruşturma ve mahkemede tartışılan 4 ihtimali şöyle sıraladı:

1- TECAVÜZ GİRİŞİMİ

“Bunlardan bir tanesi maktule direnmiş ve tırnaklarında Garipoğlu Ailesi'nin erkek bireylerinin DNA örnekleri var. Adli Tıp Raporu’na göre Münevver bakire. Daha önce de fiziki bir münasebet tesis etmemiş. Hal böyleyken Cem Garipoğlu’nun Münevver Karabulat’a karşı bir tecavüz girişiminin olduğu; zorla birlikte olmak istediği, maktulenin buna direndiği mukavemet gösterdiği cinayetin ondan sonra işlenmiş olabileceği bu birinci ihtimal.”

2- GARİPOĞLU AİLESİNİN SIRRI

İkincisi, Münevver Karabulut'un ailenin bir sırrını öğrendiği. Bu da ikinci ihtimal olarak karşımıza çıktı yargılamada.

3-  AYİN

Üçüncüsü, 18 yaşına gelmiş bir erkek, bakire bir genç kız katledip rüştünü ispat ediyor. Olayın vuku bulma şekline bakarsak; 29 bıçak kesisi 5’i münferit öldürücü, ölmeden önce testere kullanılmış. Maktulenin başı bedeninden ayrılmış ve hunharca, vahşice bir cinayetten bahsediyoruz.

Bahçeşehir Şelale Villaları'nın önünden 35 kilometre uzakta Etiler’de babaannenin evinin önündeki çöp konteynerine bırakılmış. Adeta bazı şeyleri ispatlama kaygısıyla, güdüsüyle hareket etmiş Cem Garipoğlu, sonrasında da Akmerkez’e arkadaşlarıyla kahve içmeye gitmiş.

Çok soğukkanlı olay günü. 'Bizim rakılarımız nasıl satılmaz' diye bir tekel bayiine gidip genel müdürden bu konuda hesap soruyor telefonla. Yani toplumun değer yargılarının bilincine varamamış. Sosyalleşme sürecini tamamlayamamış. Şımartılarak büyütülmüş. Bir caniden bahsediyoruz, dolayısıyla üçüncü ihtimal ayin idi.






4- BABANIN İLGİSİ

Dördüncü olarak, biliyorsunuz baba Nida Garipoğlu, Cem Garipoğlu açısından müşterek faildir. Bunlar cinayete iştirak etmiştir; her ikisi de ve ağırlaştırılmış müebbet ile ağırlaştırılmış bir cezayla dava açıldı.

Tasarlayarak canavarca hisle ve eziyet çektirerek öldürmeden dava açıldı. Yargılama sırasında baba Nida Garipoğlu tahliye edildi ve Türk Ceza Kanunu'nun 283’üncü maddesi uyarınca suçluyu kayırma suçunu işlediği için hakkında mahkumiyet kararı verildi. Bu karar kesinleşti. Dolayısıyla babanın genç kızlara ilgisinin olduğu iddiası vardı. Yargılamanın safahatı sırasında bundan ötürü baba bir şey istemiş olabilir, maktule direnmiş olabilir. Bu tür cinayet işlenmiş olabilir. Bu da dördüncü alternatifti.”





"CİNAYETİN GEREKÇESİ BULUNAMADI"

Bu dört ihtimalin de araştırıldığı ve soruşturmada yer aldığını belirten Dr. Epözdemir, ortaya çıkan sonuca, Münevver Karabulut’un neden öldürüldüğü konusunda ise şunları söyledi:





"TESTERE ÖNCEDEN GETİRİLMİŞTİ, TESPİT ETTİK"

"Dava dosyasının on binlerce sayfası, onlarca klasör hâlâ, mahkeme soruşturma ve kovuşturma aşamasında cinayetin net sebebini ortaya koyamadı. Net şekilde cinayetin gerekçesi ortaya çıkarılamadı. Sadece kırıktı denilen kamera görüntülerinin bir mühendis götürmek suretiyle kırık olmadığının tarafımızca tespit edildiği neticesinde testerenin önceden alınıp getirildiği tespit edildi."



Tüm görevliler maskesiz

"SPERM GARİPOĞLU AİLESİYLE EŞLEŞMEDİ"

Merak edilen sorulardan biri de Adlı Tıp Kurumu’nda yaşanan sperm skandalıydı. Münevver Karabulut’un iç çamaşırı üzerinde bulunan sperm izi kime aitti ve nasıl bulaştığı çok merak edildi. Dr. Epözdemir bu konuya da açıklık getirdi.

Dr. Epözdemir, "Adli Tıp raporlarına göre maktule bakire. Fakat iç çamaşırında sperm var. Kafası bedeninden ayrılmış ve bu sperm Garipoğlu Ailesi'ne ait erkek bireylerine ait DNA’yla örtüşmüyor. Dolasıyla acaba olay mahallinde bir başkası mı var? Kendisini cinsel anlamda tatmin mi etti gibi şüpheler oluşmuştu."





4 AY BOYUNCA UĞRAŞTI

Ortaya çıkan sperm üzerine 4 ay mücadele eden Dr. Epözdemir, skandalı nasıl ortaya çıkarttığını şöyle anlattı:

“Dosyayı okuduğumda bu dikkatimi çekti; 4 ay boyunca buna itiraz ettim. 4 ay boyunca onlarca kişiden DNA örneği alındı. Kamu zarara uğradı. Soruşturma genişledi. 4 ayın sonunda yoğun hukuki çabalarımız sonucunda Adlı Tıp kurumu, 11 otopsinin aynı anda yapıldığını, ilkokul mezunu bir teknisyen tarafından cenazelerin taşındığını ve Naif Çakçak isimli bir ölüden sperm kontaminasyon yoluyla eldiven kullanılmak suretiyle bulaştığına dair bir açıklama yaptı.

Bunun üzerine biz hemen teknisyen hakkında ve görevliler hakkında suç duyurusunda bulunduk. Ceza yargılaması kapsamında görevi kötüye kullanmaktan mahkum oldular. Ceza davası açtırdık. Adli Tıp kurumu Adalet Bakanlığı'na bağlı olduğu için Adalet Bakanlığı'na karşı tazminat davası açtık. Tam yargı davası. Emsal mahiyette bir tazminat çıktı. O dönem itibarıyla ve bu olaydan sonra bütün otopsiler kayıt altına alınmaya başlandı."
 




CEZA İNDİRİMİ YAPILMADI

Dr. Epözdemir, testerenin önceden alınıp olay yerine getirildiğini belirterek, “Bu işin bir tasarlama olduğu, yine ölmeden önce testere kullanılmış ve maktulenin kafası bedeninden ayrılmış. 29 bıçak kesisi 5’i öldürücü olmak üzere hunharca vahşice öldürülme, cinayet olduğu için de canavarca hisle eziyet çektirerek tasarlayarak kasten öldürmeden sanık Cem Garipoğlu mahkum oldu ve bizim iç hukukumuzda alınabilecek en ağır cezayı aldı. O da 24 yıl hapis cezasıydı” dedi.
 



“BİRÇOK ARAŞTIRMA YAPTIRDIK”

Konuyla ilgili birçok araştırma da yaptırdığını belirten Dr. Epözdemir, “Cem Garipoğlu’nun yaş tespitini yaptırdık. İlkokul kayıtlarına baktırdık. Öğrenim kayıtlarına baktırdık ve bunlar üzerinde bir sahtecilik var mı diye araştırdık. Kayıtlar üzerinde inceleme yaptırdık. Ama ne yazık ki 18 yaşını doldurmamıştı. Türk Ceza Kanunu'nun 31. Maddesi uyarınca yaş küçüklüğü, indirim sebebinden faydalandı. Bizim iç hukukumuzda uygulanan en ağır ceza indirimsiz 24 yıldı kendisine uygulandı. Hiçbir indirim sebebi de uygulanmadı.”





"MEZARIN AÇILMASI İÇİN HUKUK SÜREÇ DEVAM EDİYOR"

Garipoğlu Ailesi'nin, Münevver Karabulut’un öldürüldüğü oda da kanının bulaştığı koltukta ailece poz vermesinin ardından, baba Süreyya Karabulut’un isteği üzerine Cem Garipoğlu’nun mezarının açılıp DNA testi istediğini ve şikayette bulunduğunu belirten Dr. Epözdemir, ilk mahkeme ve üst mahkemenin ret kararı verdiğini bunun üzerine Adalet Bakanlığı nezdinde bu karara da itiraz etiklerini ve Adalet Bakanlığı tarafından da red karanı çıktığını açıkladı.
 


YORUMLAR

  • 0 Yorum