Salih ALUŞ

Salih ALUŞ

'SARI TİLKİ'NİN SEYİR DEFTERİ
[email protected]

EN YAKIN ARKADAŞLARIMIN HABER ATLATMA KAZIĞI.

22 Mart 2022 - 22:53



Babalar operasyonu devam ediyor, tam yılını hatırlamıyorum
kusura bakmayın. (Yaşlılık işte)
1995 veya 1996 lı yıllar.olabilir.

Sabah Gazetesi’nde çalışıyorum. Gayrettepe’de Asayiş Şube de görevliyim.
Aynı kurumda çalıştığım bir çok arkadaş
yeni kurulan gazete ve TV lere yüksek paralara transfer oluyorlar.

Ama ben çalıştığım Sabah grubuna ihanet etmiyor ve bağlılıklarımı göstererek,
bana gelen teklifleri  kabul etmeyip elimin tersiyle iterek cevap veriyorum.
Hatırladığım kadarıyla bankalar operasyonu başlamıştı.

Engin Civan'a rüşvet veren meşhur müteahhit Selim Edes, her yerde aranıyordu.
Asayiş Şube ekipleri tayakkuzdaydı, opersyonlar aralıksın sürüyordu.
Tüm gazeteci ve Tv muhabiri arkadaşlar, sabaha kadar Gayrettepe emniyette basın odasında nöbet tutuyorduk.

Birinin yakalanıp şubeye getirileceği istihbaratını aldık hepimiz.
O yıllar İbrahim Köktener ve Kubilay Gülbek gibi çok iyi muhabir
arkadaşlarımız Kanal 6 ya geçmişlerdi.

Emin Demirel  Murat Demirel ve Ali Aksoyer Hürriyet Gazetesindeydiler.
Herkes birbirine haber atlatma peşindeydi.
Rahmetli Ahmet Akpak ta cabası.
Ben Sabah Gazetesinde emniyette tek tabanca kalmış,
tüm mesleğinin kurtlarına karşı mücadele vermeye ve haber
atlamamaya gayret gösteriyordum.

Tüm basın mensubu arkadaşlar gece sabahlara kadar emniyet
basın odasında nöbet tutuyoruz. Ne gelen var ne giden.
İbo ile basın odasında vakit geçirmek için bira içiyoruz, ne yapalım başka
yapacak bir şey yok.

Kurnaz gazeteci arkadaşlarım İbrahim Köktener ve Emin Demirel bir yerden
istihbarat almışlar.  Biri yakalandı şubeye getiriliyor diye.

MESLEKTAŞ KAZIĞI BUNA DENİR

Basın odasında otururken baktım İbo ‘’Salih sana bira söyleyeyim sen bira iç ‘’ dedi ve siparişi bakkala verdikten sonra, odadan çıktı ayrıldı.
Murat Demirel de ben tuvalete gidiyorum diyerek odadan ayrıldı.

Oda da sadece kurnazlardan ben ve çömezler kaldı.
Pirelendim İbo’nun arkasından bende dışarı çıktım.
Baktım kapı önünde hareketlilik var.
Bana çaktırmıyorlar, ne oluyor diye sorduğumda ibo ‘’Yok bir şey, içerde sıkıldım hava alıyoruz’’ demez mi.!
Ama tilki bu numaraları yemez, kokuyu almışım bir kere.
Bu işte başka bir iş var diyorum kendi kendime.

Kurnaz arkadaşlar ibo daha önceden kameramanını Asayiş Şube girişine sota bir yere yerleştirmiş.
Emin Demirel de Ali Aksoyer’I çalılıklar arasına yerleştirmiş,nerden bileyim ben.!
Biz İbrahim Köktener ile kapıda konuşurken birden, koşuşmalar oldu, birde baktım sivil ekip, kollarında Selim Edes koşturarak şubeye sokuyorlar.

Bir anda oralık karıştı, Ali bir yerden çıktı, İibo’nun kameramanı bir yerden çıktı, şahsı şubeye girerken resimlediler ve görüntülediler,
Hem de benim gözümün önünde.
Ben dışarı çıkarken fotoğraf makinamı yanıma almamıştım basın odasında bırakmıştım.
Yakalanan Selim Edes gözlerimin önünden polislerin arasında içeri girdi.
Ben şaşkın ve çaresizlik içinde bakarken, telsizime sarıldım ve bastım mandala,haykırıyorum adeta,birden

‘’TOLGAAAAA, MAKİNAMI GETİR’’ sesimle yankılandı ortalık
‘’TOLGAAAAAAAAAAAAAAAAA,MAKİNAMI GETİR’’ diyene kadar şahıs içeri girdi.
Ben şahsın resmini gözlerimle çektim sadece.
Haberi atlamıştık.
Moraller sıfırrr.
Hemen Fehim ağabeyi aradım ve durumu anlattım.Fehim ağbi ‘’Ben anlamam şahısın şubeye giriş resmini isterim’’ demez mi.

Ben delirdim, doğruca şube müdürü Mehmet bey’e çıktım.
Bize yanlış yaptıklarını ve şahsı parmak izi için dışarı çıkarmalarını ve o esnada bizim de resim çekmemize izin vermelerini istedim.
Mecburen Kabul etti biraz sonra Selim Edes'i polisler dışarı çıkardı,
Bizler de resmini çektik ve haberi kurtarmış olduk.





Ertesi gün haberleri izliyoruz Kanal 6 da haber görüntüleri, geçiyor
Görüntü de benim sesim yükseliyorrrrr.’’TOLGAAAAAAAAAAA.MAKİNAMI GETİRRRRR.’’
O ses işte benim haber atlama sesim dostlar, haber atlama sesi.
AMA O ARKADAŞ KAZIĞINI HALA UNUTMAM.
ÖNCE HABER, HABER,
BABAN DAHİ OLSA haberi ATLATACAKSIN.ki HABERCİLİĞİN ortaya çıksın.